4 Kasım 2012 Pazar

Pencere - Sadık Gürbüz




-Anadolu'dan bahsediyor, ded,. Herkes Anadolu'dan bahsediyor, fakat hiç kimse bilmiyor.
-Bilemez de hanımefendi dedim. anadolu kolay kolay anlaşılmaz.
-anlaşılınca da kolay kolay tahammül edilemez. çünkü anadolu acıdır dedim. eliniz kesildiği zaman bir yere çarptığınız zaman duyduğunuz şey yok mu, işte onu çok büyültün, tahammül edilmeyecek hale getirin. işte anadolu odur.
bilmem anadolu türküleri sever misiniz? korkunç şeylerdir.
birdenbire kulağınızın dibinde daha sonra içinden çıkamayacağınız bir uçurum açılıverir.
artık ondan sonra sizden hayır gelmez.
 her şey etrafınızda altüst olmuştur.
çünkü sıcak ekmek gibi insan ıstırabıyla, azmiyle, hasretle, ölümle baş başa kalırsınız.

-alaiyeli ahmet'in iki türküsü vardı.
biri:
'ben ölürsem benden daha genci var'
bir sivas türküsü imiş. ötekisi ile seferberliğin sonlarına doğru çıkan bir türkü idi.

'hükümetin merdiveni bulmalı
komser beyi odasında vurmalı'
 fakat bunlar böyle söyleyince hiçbir şey ifade etmezler. orada gece yarısı, bütün mahalleyi dolduran sesi dinlemeliydiniz.o korkunç ıstırabı. eminim ki olduğunuz yerde hiç görmediğiniz insanlarla dost olur, bilmediğiniz ölülerin başında bekler, bilmediğiniz gidenlere ağlardınız.'
-ahmet hamdi
sahnenin dışındakiler sf: 1955-196-197

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder